Bir Eşcinselin Ahlakı

Hepimizin bazı mekanlarda canlı müzik dinlemeye gitmişliği vardır.Ben Sakarya’da çalışırken,arkadaşlarla biraz eğlenmek için bir mekana gidelim dedik.Bir kaç arkadaş kalktık bir mekana gittik.Şansımızdan olsa gerek o gün eşcinsel bir solist rastladı bize,belli bir zaman geçtikten sonra eşcinsellik eğilimi olan solistin davranışlarına bakmaya başlıyor insan,ne ediyor,nasıl davranıyor diye.Bir şeyler de karalıyorsan gözlem yapma hissi doğuyor içine biraz da esnaflığın verdiği yetkiyle.Gözlemler devam ederken enteresan bir durumla karşılaştım ve o vakit anlamlandıramadığım davranışları şimdi çok daha iyi anlıyorum.

Solist çiçekli salaş bir elbise giymiş,mini sayılacak cinsten ve göğüs dekoltesi olan bir elbise ile sahnede oldukça iyi bir sesle icrasını yapıyor.
Bazen oturuyor,bazen ayakta, kendinden geçtiği de oluyor.Bu vakitlerde göğüs dekoltesi açılır gibi oluyor ve göğsü olmadığı halde eliyle elbisesini düzenliyor,oturduğu vakitler ise elbisesini çekip çekiştiriyor ve frikik vermeme gayretinde bulunuyor.
O zaman bunları niye yaptığı konusunda hiç bir fikir sahibi değildim lakin şimdilerde çokta sağlam düşüncelerim oldu bu konu da.!

Anladım ki.!

İnsan ne olursa olsun bir ahlak fıtratı üzerinde yol almalıdır diye düşündüm.Düşünün ortada bir göğüs yok fakat olmayan göğsü kapatma gereği duyuyorsun.Bu tamamen insan ahlakıyla alakalıdır.Bedenen günahkar olabilir bir kişi ama ruhun fahişe olması elim bir sonuçtur ve tedavisi mümkün değildir.
Ahlak insanın dini,dili,ırkı,ideolojisi ve cinsiyetiyle alakalı bir şey değildir.

Ahlak tamamen vicdanın vücutta kapladığı yerle alakalı bir şeydir.

Toplumun geldiği nokta içler acısı,bu ülkede tamda Müslüman bir ahlak ararken çarptığımız duvar kafa,göz kıracak türden.Bu toplumda yıllarca türban yasağına ağlayan ablalarımız ne zaman ki ihale sahibi bir koca,son model bir araba,her gün komidinin üstünde 3 bin,5 binlik kredi kartı ve kafalarında kaynak gözlüğü büyüklüğünde gözlüklerin sahibi olmaya başladılar bütün sorunları hallolmuş oldu.Toplumdan soyutlandılar ve ruhlarını son model jeeplere sattılar.

Kendi adıma bedenen günahkar olmalarını yeğlerdim.!

Bu toplumda bir eşcinselin ahlakını, ne bir siyasetçi de ne de ruhunu komidinin üstüne bırakılan bir miktar paraya satan bir ablamız da bulamıyoruz.Oysa ki biz bu toplumun Müslüman ahlakıyla övünüp duruyorduk.Ne hikmetse ahlak denilen olgunun kırıntıları kalmamış.Bu toplumda derdimiz ve üzüntümüz bundan dolayıdır.Ahlak fakiri olan bir toplumda yaşamak gururumuza dokunmalıdır.Bin yıllık bir tarihin oluşturduğu akıl ve ahlak bu ise Allah korusun Mevlana,Şems,Yunus bu topraklarda yaşamasaydı nasıl olurdu aklım, hayalim almıyor.
Allah korusun.!

Şimdi bu yazının bir Serdar Ortaç şarkısı  kadar anlaşılmayacağını,hatta okunmayacağını düşününce başlıyorum sövmeye,ondan sonra da çok sövüyorsun oluyor.

Ne yapayım .ikmeyip sabaha mı bırakayım.!

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ne Kadar Dönersen Dön,Götün Arkadadır!!!

Hayat Manifestosu Volume IV

Hayat Çelişkisi